Plastikler günümüzde cep telefonundan uçağa, gözlükten ilaç kutusuna, diş fırçasından yapay kalp kapakçıklarına kadar hayatımızın her alanında bir yere sahip.
Hayatımıza konfor, kolaylık, hız ve kalite sağlayan plastikler, yanlış ve aşırı kullanım nedeniyle çevre kirliliği sorunlarına neden oluyor. Her birimiz kullandığımız ve attığımız plastikler ile ‘Plastik Ayak İzi’ne yol açıyoruz. Peki, plastik ayak izimizi azaltmak mümkün mü?
Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı ve İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Birleşmiş Milletler tarafından bu yılki 5 Haziran Dünya Çevre Günü temasının “Plastik Kirliliğini Yen” olarak seçildiğini belirtti.
Tek kullanımlık plastik kirliliği ile mücadele için dünyanın bir araya geldiğini ifade eden Prof. Dr. Karaosmanoğlu, bizim de ülkemizde öncelikle tek kullanımlık plastik kirliliğinin önüne geçmek için seferberlik yapmamız gerektiğini vurguladı.
Kullandığımız plastiklerin yarısının tek kullanımlık ve atılan ürünler olduğunu aktaran Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, plastik ayak izimizi azaltarak çevre kirliliğinin önüne geçmek için 10 öneri sıraladı:
1- Plastik yerine paslanmaz çelik çatal, kaşık ve bıçak kullanalım.
2- Plastik pipet kullanımından vazgeçelim.
3- Alışverişe giderken yanımıza file veya pamuklu alışveriş çantaları alalım.
4- Ofisimizde plastik ya da içi plastik film kaplı karton bardaklar yerine kendi bardaklarımızı götürerek çayımızı, kahvemizi tüketelim.
5- Plastik şişeden su içmek yerine; bir su kabı ya da matara edinelim.
6- Biyobozunur diş fırçası tercih edelim.
7- Bulaşık ve çamaşır deterjanları ile sıvı sabunların ambalajlarını yeniden kullanalım. Bunun için deterjan ve temizlik malzemelerinin satılan büyük boy yedek şişelerini alıp küçük şişelerimize dolduralım.
8- Kulak temizleme çubuklarını ihtiyacımız kadar kullanalım.
9- Plastik ambalajları kullandıktan sonra geri dönüşüme göndermeden önce evimizde yeniden nasıl değerlendirebileceğimize bakalım. Kullanım ömürlerini uzatalım. Plastik ambalajlardan çiçekler için çok şık saksılar ya da sokak hayvanları için su ve mama kapları yapabilir.
10- Kullandığımız plastikleri sadece birer atık olarak görmeyelim. Plastiklerin döngüsel ekonomide geri dönüşümün en önemli hammaddelerinden biri olduğunu bilerek, atık endüstrimiz için geri dönüşüm kutularına atalım.
Prof. Dr. Karaosmanoğlu, “Değerli bir malzeme olan plastikleri kullanırken bilinçli olmamız gerekiyor. Elimize aldığımız plastik bir şişenin suda 450 yıl bozunmadan kalabildiğini unutmadan tüketmeliyiz. Tek kullanımlık plastik tüketimini önce hızla azaltmalı. Sonra da reddetmeliyiz. Tek kullanımlık plastik tüketimine son vermeliyiz” dedi.
Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu, Birleşmiş Milletler tarafından açıklanan plastik kirliliği rakamlarına göre, son 10 yılda, geçen 100 yılın toplamından daha fazla plastik üretildiğinin ve atık plastiklerin tüm atıkların yüzde 10’unu oluşturduğunun altını çizdi. Plastik kullanımını azaltmanın ceza ya da sınırlama ile mümkün olamayacağını da ifade eden Prof. Dr. Karaosmanoğlu, sürdürülebilir tüketim yaşam tarzımızla, plastik ayak izimizi çevreye dost oranlara çekebileceğimizi bildirdi.
SÜT-D Hakkında:
Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D), “Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim” olgusu konusunda bilgi ve kapasite oluşturmak, konunun farkındalığını artırarak, ulusal ve uluslararası etkinliklerle yaygın etki yaratmak hedefi ile 2013 yılında kamu, iş ve akademi temsilcilerince kuruldu. SÜT-D tüm etkinliklerinde resmi erk, yerel yönetimler, üniversiteler, iş dünyası, sivil toplum örgütleri ve medya ile yakın iş birliğinde olma ve “Sürdürülebilirlik” kavramının tüm sosyal ve teknik yönleriyle uğraş vermeyi öncelikli görerek, yerküre için yeşil sivil gücünü ortaya koymaktadır.
www.sut-d.org
Kaynak: Yeşilist