Pazar, Ekim 13, 2024

Proje yazımında en önemli soru: “Neden?”

Başarılı projeler önce “neden” sorusunu yanıtlar, sonra “nasıl” müdahale edeceğine karar verir, en son “ne” yapacağını düşünür. Başarısız projeler bunun tam tersini yapar. Tıpkı Simon Sinek’in başarılı girişimleri tarif ederken verdiği “Golden Circle” örneğindeki gibi.

İyi bir proje önce hem kendini, hem de değerlendireni neden bu projeyi yaptığı konusunda ikna etmelidir. Birçok projede önce faaliyetler yazılır sonra ona uygun proje kılıfı uydurulmaya çalışılır. Projeler -alışveriş listesi hazırlar gibi- “biz şunu istiyoruz, bunu istiyoruz” diyerek başlamamalıdır. Neden proje yaptığınız konusunda ikna olunursa, ne yaptığınızın önemi azalacaktır.

Yasemin Yırca Sabunları bu konuda sevdiğim bir örnektir. Hikayeleri önce Soma’da yaşanan 301 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasıyla başlar, Soma’yı ziyaret ederler. Kendi sözleriyle Soma’da tespit ettikleri en büyük iki problem “Maden dışındaki ekonomik alternatifsizlik ve kadınların ekonomik hayata dolayısıyla da sosyal hayata katılamıyor olması.”dır.

Yolculuklarının ikinci bölümü ise Yırca Koyü’nde geçer. 1980’lerde Yırca köyüne ilk termik santral yapılmıştır, sonra ikincisi yapılmış en son üçüncüsünün yapımı için 6600 zeytin ağacı kendi gözlerinin önünde yok edilmiştir. Yine proje uygulayıcılarının anlattığı şekilde “Kadınlar, termik santralden çıkan taş atıklarının atıldığı, vahşi depolama alanına gitmeye başladı. Kamyonların altında, taşların arasında, kömür elemeye başladı, çuvallara doldurdu ve 50 kg’lık bir çuvalı 10 liraya satar oldu. Hastalıklar yayıldı ama geçim ve gelecek telaşı hep ağır bastı. Zeytin yetmiyordu, kömürde verilen emekle açık biraz kapatılıyordu. ”

Dikkatinizi çekmek isterim. Şu ana kadar projede ne yapılacağı konusunda bir bilgi verilmemekte. Fungogo sayfalarını incelediğinizde hikayeleri aynen bu sıralamayla devam etmekte. Sorunların detayları belli, nasıl müdahale edilmesi gerektiği de. 1- Kadınlara alternatif geçim kaynakları üretilmeli, 2- Kadınların sosyal hayata katılmaları sağlanmalı.

Projede ne yapılacağı ise en sonda sadece 2 cümle ile ifade ediliyor.

Tüm kadınlar köy kahvesinde toplandı, konuştu, tartıştı ve yeni bir yol buldu: El emekleriyle sabun üretip, satmakta karar kıldılar. Ve artık, 

Kömürün İsi, Sabunun Misine dönüştü.

Projeye biz sabun yapacağız diyerek başlamadılar. Böyle başlasalardı, kimse projeyi sahiplenmez, projeye destek olmazdı. Zaten böyle başlamak son derece anlamsız da olurdu. Projelerini anlatırken, sahneye çıkıp “biz Yırca Köyü’nde sabun yapmak istiyoruz” diye söze başladıklarını bir düşünün. Bir de sahnede önce hikayelerini anlattıklarını düşünün. Zaten bu noktada proje uygulayıcıları biz sabun değil de “bez bebek” yapmak istiyoruz deseydi ne olurdu? Hiçbir şey olmazdı. Proje aynı başarıyla yürütülürdü. Zira o projenin hikayesi, sabundan çok daha önemliydi, çünkü sabun sadece amaca ulaşmadaki bir araçtı.

Bir projenin nasıl olması gerektiği konusunda muazzam bir örnektir “Yasemin Yırca Sabunları” örneği. Bu yüzden hem öncülük eden ‘Temel İhtiyaç Derneği’ni, hem destek olan ‘Cevdet İnci Eğitim Vakfı’nı hem de projede yer alan tüm kadınları ayakta alkışlamak gerekir.

Türkiye’de birçok kurum, kuruluş bunun tam tersini yapmakta, aracı, amaç haline getirmektedirler Yani, önce ne yapacağına karar verir (örneğin; 1- İspanya’ya çalışma ziyareti yapalım, 2- 10 tane laptop alalım gibi) sonra da ihtiyaçlarına yönelik proje kurgusu yapmaya – diğer bir deyişle kılıf uydurmaya çalışmaktadır. Haliyle hiçbir değerlendiriciyi ikna edemezler.

Bu nedenle projelerinizi yazarken, projenin “neden” sorusunun (metodolojideki adıyla rasyonelinin) değerlendiricinin en önem verdiği yer olduğunu unutmayın.

Yasemin Yırca Sabunları ile ilgili daha detaylı bilgiler;

https://www.fongogo.com/p/komurun-isi-sabunun-misi-yasemin-yirca-soma

 

Hüseyin Aktürk

AB-ilan.com & Gelbasla.com Kurucusu – Kıdemli Proje Yöneticisi

https://www.huseyinakturk.com

 

AB-ilan.com yazar içerikleri kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, Kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.

 

Creative Commons Lisansı
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.

BENZER İÇERİKLER